Önce yanaklarımdan bi damla yaş süzüldü
Sonra parmaklarımın arası sanki yere döküldü
Ben güldüm bugün, dün ağladığım olaylara
Tek bir mermi kaldı bugün hayatından yol almama
Biraz da uzak ama neşeli günler yakın değil
İçimden seni çıkartıp atarsam birgün yakın beni
Yanımdan ayrılmazsın sağ cebimde çakım gibi
Gözyaşınla yıkadığında vicdan gibi atın kiri
Hayatım bir şahıstan ibaret mi? bilmiyorum
Anlattığın yalanları uzanmış dinliyorum
Toprak örtmüş üstümü ve sanki nemli kokum
Bir dal olsa ömrüm, gönlün altın kaplı demlik olur
Benim yolum taşlı senin yolun manzaralı
Ölmek istiyorsan gönlümden bir mezar kazdırayım
Önü açık bir Yıldız gibi gökyüzünden kaydı ayım
Neyse, sevgilin dinlemeden bunu, ayrılalım
Yine buluşup eskileri yad eder mi? sahiden
Gökyüzünden alacağım var
Yağmur bastırsın aniden
Belki yaptığın ihaneti temizler
Kuraklığıma bin devasın, gülüm halt yemiş tüm denizler
Hem derin yaramsın, hemde derin yarama tuz
İçinde bana dair kalan her ne varsa önüme kus
Verdiğim değerle yüreğimi kanattı, uçtu kuş
Yalanlarını konuşacaksan, ben ölene kadar sus
Çünkü karnım doydu artık, git başka birini doyur
Sevdalanmak marifet değil meşakkatli bir oyun
İlgi çekmek için yaşamış olanın hiç biter mi şovu
İstikameti ihaneteyse çok giderli olur
Yol dikenli topuklarıma kadar şişti vucüdum
Duvarla konuşup aynaya küfretmekten yoruldum
Çıkmaz sokaktı kalbi, işte orda vuruldum
Saatli bomba gibiyim, mutluluğuna kuruldum
Kafam kadar güzel fakat içi kadar karmaşıksın
Masum serçeyim, sense zehirli bir sarmaşıksın
Benden aldıklarını gidip başkasıyla paylaşırsın
Benliğimi haczederken, gençliğimi harcatırsın
Uçurumun en ucuna gidip aşağı bırakırsın
Anlatmana gerek yok çünkü artık öğrendim
Bir rüzgar oldum,altı delik gemiye yön verdim
On iki saat sonunda bozacağım tövbemdim
Yalanlarla kandırırdım kendimi, ahmak gibi
Senden medet ummak Cehennemde kar gibi
Estetikten yoksun olan tuz buz eder kalbini
Bozuk bantta çalan kayıtlardan anla halimi
Gökte belli eder kendini en afili yıldız
Sıfır promilim fakat gözlerinde sızdım
Aşırı hızdın gözlerimde, ilgim emniyet kemeri
Yağmur yağarsa o gün doğaya teslim et bedeni
Dersim en beteri, ihanet mi yokluğun mu?
Şuanki mutluluğunun sebebi yerime koyduğun mu?
Unutacaktım seni güya, kusura bakma boş bulundum
Şuanki aklım olsa karanlıkla dost olurdum
Kaç satır sonunda utanacaksın yaptığından?
Aşkın içine aşk kattığından hatta yaktığından
Lanetli gün sanırsam 36. güz günü
Zira o gün bugündür her saniye üzgünüm
Hiç güneş, sıcaklığını üstünden çekti mi ki?
Yabancıyım mutluluğa, yaşamam için dert gerekir
Alnımda yazısı olan bana neşeyi erteletir
O gün baktığında yüzüme sonuncu kez "gelme dedin"
Lanet arkadaşların ve kahrolası fikirleri
Saçlarında sarhoş oldum ayıkken hiç dikilmedim karşına
çekinmeden al bu kalbi parçala
Aşık olduğun gözlerim şimdilerde kan çanağı
Ayıkken de bayıkken de içindesin beynimin
Dudaklarıma su değil, yarım kadehleri deydirin
Kadeh mi sensin? yoksa sen mi kadehtesin
Benle karşılaşma hissi her an dünyanızı dar etsin!
Ruhum orda kaldı bakışlarım boş bakıyor
Bileklerimi kestin o gün şimdi gel ve kollarım ol
Sen ateş atınca üstüme kapladı ormanı kor
İstikrar problemim var,ilki değil sonları sor